23 NİSAN EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI
23 NİSAN EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

Ülkenin çok zor koşullarda yaşadığı, karanlık günlerdi.

Mondros Ateşkes Antlaşması  imzalanmış, buna dayanılarak 13 Kasım 1918 günü düşman donanması İstanbul’a gelmişti. Bunun daha da ağırı olarak 16 Mart 1920’de İstanbul işgal edilmişti. Bunu protesto etmek üzere Meclis-i Mebusan, “Düşman süngüsü gölgesnde, özgürce yasama görevini yapamayacağı” savını ileri sürerek, 18 Mart 1920’de  faaliyetine ara verdiğini dünyaya ilan etmişti. Bunun üzerine de Mustafa Kemal, hemen ertesi günü Ankara’da, 19 Mart’ta tüm  il, ilçe, mutasarrıflık ve komutanlıklara gönderdiği bir genelge ile, seçimlerin yapılacağını, gereken hazırlıkların yapılması talimatını vermişti.

Meclis-i Mebusan’ın faaliyetlerine ara vermesini fırsat bilen Sultan Vahdettin, 11 Nisan günü Meclis-i Mebusan’ı kapattı. Bu esnada  Paris’te Sevr hazırlanıyordu. Bunu onaylaması gereken Meclis-i Mebusan’ın  sorun çıkaracağını bilen Sultan, böylece Meclis denetiminden kaçtığını zannediyordu ama yanılıyordu. Sultan Vahdettin’in bu hamlesine karşılık  Mustafa Kemal, Ankara’da 23 Nisan 1920 Cuma günü, fevkalade yetkilerle donatılmış, Büyük Millet Meclisi’ni açtı. İşte bu Meclis, kurduğu ordularla giriştiği vatan savunmasını Mustafa Kemal’in önderliğinde zafere ulaştırmış, böylece vatan kurtarılmıştı.

Kurulduğundan bu yana Osmanlı Devleti’nde mutlak ve tartışılmaz otorite padişahın şahsındaydı. .Egemen güç, yani “ buyurma” erki, tartışılmaz şekilde Sultana aitti. Fakat şimdi Ankara’da BMM’nin açılmasıyla bu güç, artık Türk Milleti’ne  geçmişti. Milletin seçtiği temsilcilerden oluşan TBMM’nin üzerinde hiçbir otorite artık yoktu. Bu ise çok büyük bir devrimdi. Öyleyse, bu özel gün, bir bayramla perçinlenmeliydi. Öyle de yapıldı.

23 Nisan, Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açılışından tam bir yıl sonra, 23 Nisan 1921’de, “Milli Bayram” olarak kutlanmaya başlandı. Gerçekten de  TBMM,  1921 yılında aldığı  “Büyük Millet Meclisi’nin ilk açılış günü olan  23 Nisan günü, milli bayramdır.” kararı ile, bu konu yasalaşmış oldu. (Kanun numarası 112).

1 Kasım 1922’de saltanat kaldırılınca, bu kez de 1 Kasım, “Hakimiyet-i Milliye Bayramı” ilan edildi. Zamanla bu iki bayram birleştirildi ve” 23 Nisan Milli Hakimiyet Bayramı” olarak  kutlanmaya başlayınca, 1 Kasım kutlamalarını ayrıca yapmaktan  vazgeçildi.

1923 yılından  itibaren ise, “ Milli Hakimiyet” (egemenlik) bayramı olarak kutlanmaya başlandı.

 Atatürk 23 Nisan 1929 tarihinde bu bayramı çocuklara armağan etti.

1935 yılında çıkarılan  2739 sayılı yasayla bayram, “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak adlandırıldı. 1981’de kabul edilen  2429 sayılı yasayla  bayramın adı, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı “ oldu.

OLAYIN ÇOCUKLARLA İLİŞKİSİ

23 Nisan’ın 1922’de Ankara’daki kutlamalarına büyük çapta çocuklar da katıldılar ve bu durum büyük coşku  yarattı.

Ayrıca, Milli Mücadele dediğimiz süreç, ortaya iki somut sonuç çıkartmıştı:

  1. Tam bağımsız, egemen, sosyal bir hukuk devleti niteliğinde Türkiye Cumhuriyeti.
  2. Bunu sağlayabilmek adına verilen savaşlarda kaybettiğimiz binlerce şehit ve onların bizlere emanet bıraktığı on binlerce öksüz ve yetim.

İşte bu çocuklar için kurulan Himaye-i Etfal (Çocukları Koruma)  Cemiyeti Atatürk’ün desteğini almıştı. Bu dernek 23 Nisan 1923’te, yetim ve öksüz çocuklar için yardım toplamış, bu amaçla rozet satmıştı. Böylece 23 Nisan’da çocuklar ön plana çıktılar.

23 Nisan’ın “çocuk bayramı” olmasını isteyen Atatürk’ün de bu faaliyetlere destek olmasıyla, 1925 yılında 23 Nisan, aynı zamanda “çocuk günü”,  1926’dan itibaren  de “Çocuk Bayramı”  olarak  kutlandı. İlk kapsamlı “Çocuk Bayramı” kutlamaları Atatürk’ün himayesinde 1927’de yapıldı. 23 Nisanlar 1929’dan itibaren de “Çocuk Haftası” olarak kutlandı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ve milletin özgür iradesiyle seçtiği milletvekillerini oraya göndererek, sahip olduğu egemenlik yani buyurma hakkını onlar vasıtasıyla ve aracısız kullanır konuma gelmesi elbette çok büyük bir devrimdir.

Bu devrim elbette bir bayramla taçlandırılacaktır ve öyle de olmuştur.

Kurulan egemen devlet, kendi çocuklarının elinde büyüyecek, serpilecek (23 Nisan), kendi gençlerinin omuzlarında güçlenecek (19 Mayıs  Gençlik Bayramı) ve yetişmiş insan gücünün koruması ve kollaması altında, geleceğe doğru büyük bir umutla akıp gidecektir. (29 Ekim Cumhuriyet Bayramı).

23 NİSAN EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN.

23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMI NASIL OLUŞTU?

23 Nisanın Çocuk Bayramı oluşu, TBMM’nin açılışı ile ilişkili olmasına rağmen, tamamen ayrı bir bayram olarak gelişmiş ve 1981 yılına kadar da öyle devam etmiştir.

Bu Bayram, 23 Nisan 1927 yılında Himaye-i Etfal Cemiyetinin günümüzdeki adıyla Çocuk Esirgeme Kurumu’nun o günü  “Çocuk Bayramı” olarak duyurmasıyla başlamış kabul edilir.

Aslında Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin 23 Nisanla ilgili çalışmaları, daha önceki yıllarda da vardır ve hatta çocuklardan da söz edilmiştir.

Kurum 23 Nisan 1923 tarihinde millî bayram için pullar bastırmış ve satmıştır.

23 Nisan 1924’te Hâkimiyet-i Milliye gazetesinde “ Bugün Yavruların Rozet Bayramıdır”  ibaresi yer almış, 23 Nisan 1926’da da yine aynı gazetede ”23 Nisan Türklerin Çocuk Günüdür” başlıklı bir yazı kaleme alınmış ve bu yazıda cemiyetin bu günü çocuk günü yapmaya çalışarak doğru yolda olduğu ve para kazanan herkesin bu gün cemiyete çocuklar için bağışta bulunması gerektiği vurgulanmıştır.

Nihayet 23 Nisan 1927 yılında Himaye-i Etfal Cemiyeti, o günün Çocuk Bayramı olduğunu duyurmuştur.

23 Nisanın Çocuk Bayramı olarak kutlanışı 23 Nisan 1927’de başlamış, Cumhurbaşkanlığı Bandosu çocuklar için konser vermiş ve Ankara’da çocuk balosu düzenlenmiştir.

23 Nisan Millî Bayramı – 1921

Hâkimiyet-i Milliye Bayramı – 1935

Çocuk Bayramı – 1927

(Resmî) Çocuk Bayramı – 1982

 

Dr. Orhan Çekiç / ADD Bilim Danışma Kurulu Üyesi